13 Ağustos 2013 Salı

O Şarkı


Yine o şarkıyla karşılaştım bu gün. Beni terkettiğinde canımı nasıl yaktığın, kandırışların, ihanetlerin geldi aklıma. Yalanlarına nasıl kandığım geldi. Geçti sanıyordum başkasından hoşlanmaya bile başlamıştım. Ah o şarkı her şey onun suçu. Seni getirdi bana anılarımızı getirdi. Aslında şarkılarda suç yok bütün suç senin eğer gitmeseydin şarkılarda değil bende kalırdın. Sen defolup gitmeyi tercih ettin. Neyse işte atlattım sanıyordum sonra o hıçkırıklarla ağladığım kelimeleri duydum aniden özledim seni. Yaptıklarına rağmen dönmeni istedim, seni affetmek istedim, sıkıca sarılıp bir daha bırakmamak istedim. Yaşattığın berbat şeylerin gerçek olmamasını istedim. Anla işte battaniye altında çikolata yemeyi, burnuna dondurma sürmeyi, sebebsiz tartışmalarımızı özledim, ben seni özledim. Her şeyin bir yalandan ibaret olduğunu bile bile özledim. Sana bir daha yazmamaya söz vermiştim adını ağzıma almamaya yemin etmiştim. Bir şarkı beni, topladığım kalbimi, her şeyi darmadağın etti. Her zaman ki gibi cok duygusalım. Sen bu yüzden beni bitirdin. Üstüne düşmemden sıkıldın. Kötü mü ettim? Hayır sadece sen beni sevmediğini fark ettin. Seninle vakit kaybetmememi istedin. Benim sevgim ikimizede yeterdi demek istemiyorum biliyorum yetmezdi. Bana yalandan seni seviyorum demeni kaldıramazdım. Yine de gitmeseydin keşke, sensiz yapamıyorum. Bak yine gözlerim doldu. Güzel gözlüm sana ağlamak hic yakışmaz yapma diyen adam nasil olduda o çok sevdiği gözlerden yaşları akıtarak gitti. O adam şimdi mutlu mu? O adam şimdi bu kızı özlemiyor mu? O adam bu kızı gerçekten sevmiyor mu? Ben bu sorulara cevap bulamadan derinlere kaldırmıştım. Şimdi ise o şarkıyla darmadağın oldum. Sen biz çok mutluyken aniden gittin, seni bırakmak istemiyorum deyip gittin. Sen giderken 'sana git diyemem'demiştin bende sana 'ama kal demekte gelmiyor icimden' demiştim. Gülerek kapatmıştık telefonu. Özür dilerim öyle söylemek istemiştim. Ben seni çok sevmek istemiştim. Bana ellerini vermedin. Şimdi yokluğunda haftada bir fal baktırıyorum her seferinde adının baş harfinin çıkmasını istiyorum. Hepsi çıkıyor bir senin kahrolası baş harfin çıkmıyor. Haftada bir baktırıyorum çünkü her gün bakınca çıkmıyormuş. İyice saçmalamaya başladım. İyice kayıp gidiyor kalbim gözlerimin önünde. Sensizliğe alıştım sandığım geleceği düşünmeden kendimi boşluğa bırakmamdan ibaretti. Sensizliğe falan alışmadım, beni bu boşluktan kurtarmanı bekliyorum. Beni eskisi gibi sev istiyorum. Seni birilerine sormaya korkuyorum. Başkasının olduğunu duyarsam çok kötü olurum. 3 dakika beni yine nerelere götürdü görüyor musun? Belki hissediyorsundur. Sev işte dön bana allahın belası çok özledim anlamıyor musun? Bu kadar aptal olma, seni seven bu kızın kıymetini bil. Üzme artık onu. Dön işte. Dön ve sev beni. Yine tartışalım bağır çağır ama beni sevdiğini bileyim.

12 Ağustos 2013 Pazartesi

Sevmekten Yoruldum


Hiç aklıma gelir miydi bir gün yorulacağım. Seni sevmekten öyle yoruldum ki. Yıllardır aynı noktaya gelip sıfıra geri dönmekten, bocalamaktan öyle yoruldum ki. Artık akışına bırakıyorum pes ettim. İlk defa umutsuzum. Seni sevdiğimi bilmeni istemiyorum. Duyma, korkuyorum. Çünkü sende korkarsın, kaçarsın.

Bir yandan artık sevme yeter kalbini yorduğun diyorum diğer yandan başkasının olacağın endişesiyle başa dönüyorum. Biliyorum yine başlamadan bitecek, ben seni takıntı haline getireceğim ve gideceksin. Yine adın nefesimi kesecek ve başa döneceğiz.

Diğer yandan yine biliyorum ki ben aptalım sonunu bile bile senden kopamıyorum. Hani "gençliğimi geri verseler bu kez en çok kendimi severim" diyor ya şarkıda. Ben yine seni severim, benim gençliğim seninle kalbimi yıpratarak geçti.

En çok neyi sevdiğimi sorsalar okumayı derim. Ben senin gözlerini, sözlerini okumayı sevdim. Santim santim çözmeye çalıştım, gerçi pek beceremedim ya. Bağlanmak çok kötü şey. Çok kişinin seni sevip, sevdiğinin seni sevmemesi başka kötü bir şey. Senin beni, benim sevdiğim kadar sevememen ayrı kötülük zaten.

İlk günlerimizi hatırlıyor musun? Ben çok iyi hatırlıyorum, seni sevmem için binlerce koz verdin elime. Nasıl olduğunu bilemeden aşık oldum sana. Kaç yıl oldu hala anlayamadın. Sen anlayamadın, ben unutamıyorum. Hayatımı mahveden bir çelişki. Hayatımı mahvediyorsun, hayatımın içine etmene izin veriyorum. Çok yıl oldu, çok aşığım ama heyecanım yok alıştım artık olmayacak şeyi sevmeye.

Şu an ki ruh halimi soracak olursan sana sarılmak istiyorum, sarılamıyorum kendimi güvende hissedecek başka kollar arıyorum. O kollarda sende bulduğumu bulamıyorum pişman oluyorum. Arayış içerisindeyim.
Artık unutmak gerek.

Habersiz gidişlerin ölümüm oldu. Ölümüm oldun ama unutturan olmadın. Aklımda kalan oldun. Yalan olmadın, hep vardın.

Beni ara vermeden yorulmadan sev, yazık etme isterdim. Sen bir yerde hep sıkıldın, kaçtın. Geri döndün affettim. Yine gittin, yine ağladım. Yeniden döndün, yeniden affettim. Her seferinde ne eksik ne fazla hep hiç bir şey olmamış gibi sevdim. Sen bir sevmedin, bir sevmiş rolü oynadın. Sen ya beni bitirdin ya bizi bitirdin. Senin canın hic yanmadı.Artik sonumuzu kafamda kurmuyorum. Düşüne düşüne kendimi yormak hayal kırıklığına uğramak istemiyorum. Kendimi bosluğa bıraktığımı sanarken kendimi sana bırakıyorum. Daha çok canım yanacak umursamıyorum ve bir bakıyorum koskoca gençlik yıllarım ellerinde kayıp gitmiş. Sen sevgileri parcalamissin. O çok sevdiğin gözlerimi kandırarak gitmişsin. Zaten biliyorum haklısın güzellik her şey değil. Ama ne bileyim ben çok sevmiştim. Sen sevdiğimi bile bile gittin. Beni yok saydın darmadağın ettin, bitirdin.

Bunlari okumak kolay değil mi? Yaşamak çok zor, bu kalp ağrısı çok zor. Bu kalp ağrısıyla birde sana yazmak çok zor. Anlayamaman her şeyden beter. Biliyorum, senin için fark etmez sen yine gelip, gideceksin ben söneceğim. Olsun bir tanem bu sefer kalbimin yarısı uyuşmuş, ben bu sefer bizi kafamda kurmamışım.Bu kafayı yediğim son nokta, sensizim ya hani. Öyle değil işte, sen öyle görmek istiyorsun.
Ben bizi oluruna bırakmıştım. Olurumuzda sendin ya zaten. Sen gittin ben yarım kaldım.

5 Ağustos 2013 Pazartesi

Her Parçamı Söktün


 Kalp pare pare her damlayı biriktirir. Ağlamakla kalp tükenmez , ağlamakla geçmez, ağlamakla bitmez.  Kalbimden akan kanların çaresi yok. Baştan sevmeyecektim. Kendime engel olamadım, olamazdım da zaten. Aşkımı engelleyemediğim gibi acımın da çaresi yok. Akıyor bak, akıyorsun bak yavaş yavaş. Her yaşımda biraz daha düşüyorsun gözümden, kalbimden. Ölüyor midemdeki kelebekler. En başında söylemiştin 'senin her kelimeni ezberlemek istiyorum, nelerden hoşlandığını bilmek istiyorum, seninle tartışmak istiyorum, her parçanı ezberlemek istiyorum'. Sen benim her parçamı ezberlemedin, sen benim her parçamı söktün. Yokluğunda dikemiyorum. Kan akıyor her yerimden. Yalanlarına, ihanetlerine bulanmış kanlar akıyor söktüğün kalbimden. İçim acıyor anlıyorsun değil mi? Hiç anlıyorum deme bana. Anlasan kan revan içinde bırakıp gitmezdin. Bir gün pişman olup dönersen 'ben sana ne yapmışım böyle?' deme. İnan ki seni sevdiğimi anlaman için bunlara gerek yoktu. Bu kadar kanlı, yaşlı yazılara gerek yoktu. Seni sevdiğimi anlaman için sana, bana gerek vardı. Biz olmaya gerek vardı. Bana çok gördüğün sevgine gerek vardı. Biliyor musun ben ona çok muhtaçtım. Çok gördün bana kendini, sevgini, ellerini, içimi ısıtan gülüşünü. Yarım kaldım ben. Sen şimdi bunları önemseme tamam mı? Gerçekten bir önemi yok, bu saatten sonra beni seviyor gibi taklit yapmana gerek yok. Gitmene gerek var, içimde bıraktığın parçalarını alıp çekip gitmene gerek var. Sen benim masum tertemiz kalbimi kirlettin. Çünkü kalbimin içine aldım seni. Mahvettin parçaladın, değerini bilemedin. Bizim şarkımız vardı, çok güzeldi. Artık dinleyemiyorum o masum şarkıyı bile kirlettin, içini iğrenç anılarla doldurdun. Her yerde aklıma geliyorsun, önce bir dudaklarım titriyor, nefesim kesiliyor sonra gözlerim kararıyor. Nasılda mahvetmişsin beni bak gör. Kurtulamıyorum senden. Tanıyorum seni her seferinde gidişinle dönüşün bir oluyor. Bu sefer gidişinle terk edişin bir. Boynumdan öpmüştün en son, tırnaklarımla kazımaktan kızarttım. Sana aşık olup senden iğrenmem çok garip. Senden değil, yaptıklarından. Beni bırakma diye sayıklayan bir adamın gitmesi alışılacak şey değil. Belkide bu yüzden nefretim. Her neyse işte gitmen için alışmama gerek yokmuş. Gerek olsa gidemezdin, gerek olsa bile alışamazdım. Sevmiş gibi yapmadan yürekten sevmen gerekirdi. Beceremedin, gittin. Kalbime yalanlarını saplayarak, ihanetini batırarak gittin. Dikemedim yaralarımı, o kadar güçlü değildim ben, Sensizlikle savaşacak kadar ayakta değilim ben. Açtığın yaralara kimsenin dikişi tutmadı. Canım yandıkça yandı, Senden sonra sevemedim ben, senden sonra yaşayamadım.